Saha içindeki başarıları yıllardır yazılıp çiziliyor. Gol sayılarında Alex de Souza'nın bir üstünlüğü var, kazanılan kupalarda Gheorghe Hagi üstün vesaire. Gerçi gol sayıları için de ufak bir hatırlatma yapalım; Alex kendisinin de her zaman söylediği gibi forvettir, Hagi ofansif orta saha oyuncusudur. Alex'e haksızlık yapmamak için ikisinin de Türkiye'ye geldikten sonra yaptıkları bu karşılaştırmanın konusu olacak tabi ki. Benim anlatmak istediğim sahanın içinde olanlar da değil zaten. Dışındakiler.
Misal Emre Belözoğlu Hagi'nin eseridir. Öyle ki, sahadaki çirkinliğe varan agresifliği bile Hagi'nin yadigarıdır Emre'ye. Maçlardan önce Emre'nin kramponlarını temizleyip vidalarını ayarlayan bir Hagi'den bahsediyorum. Alex geleli 7 seneyi geçti, herhangi bir genç futbolcuyu alıp çalıştırdığını gördünüz mü ya da duydunuz mu? Hadi genç futbolcudan da geçtim, en basitinden Mehmet Topuz örneğini vereyim. Bu adam her maç tonla isabetsiz şut çekiyor, herhangi idman sonrası "Mehmet bak topa böyle vuracaksın" ya da "hareketli topa da böyle vurulur" diye göstermişliği var mıdır acaba? Hiç sanmıyorum. Ya da Olcan Adın örneğini verelim. Daum kötü oynadığı zaman bile Alex'i sahada tutmasını eleştirenlere "nasıl çıkartayım, yedeği Olcan" demişti. Alex biraz Hagi gibi olsa Olcan şu an Fenerbahçe forması giyiyor olurdu.
Ha bir de Hagi futbolu bir kere bile sözleşme krizi yaşamadan en büyük başarılarını kazandığı ve kazandırdığı Galatasaray'da bırakmışken, Alex Fenerbahçe'nin sözleşme teklifi biraz gecikince kişisel web sitesine çat diye "bütün takımların sözleşme tekliflerine açığım" yazıp koymuştur. Bu da onların takımlarına bakış açılarını biraz özetliyor gibi.
Özetin özetine gelecek olursam; Türkiye'ye gelen her yabancı futbolcu Alex'le, Alex Hagi'yle karşılaştırılmaktadır. Bunu son bir ipucu olarak bırakıyorum buraya.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder